Kayıtlar

İki Nefes

Ne var ki; bitişler ve doğuşlar birbirini ardınca ileri geldiğinden; hayatın telaşesinde bir hafif kuş kanadından tüy gibi; gayretsiz ve de pek doğal, süzülür iken, geriye rüzgarın nazından öteye, bi de üzerinde parıldayan güneşin ışıltısı kalır.  O da bir an.  Bir hayatın varlığına delalettir, namüsait; çılgınca ölüp doğan şu insanlar yığının ortasında.  O da bir an.  Ne soran oldu ne söyleyen, bilene değil bilmeyene hasreti ile yorgunluğundan sebep, öteye varıp da susmaya gayret, soluklandı.  O da bir an.  Hayat ya iki nefes arası; ne ara başladı ne ara yaşattı. Hayat hayat dediğin; o da bir an.  Çeperi kuvvetli bir kabukta, sonsuz merhamette bir rahimde sarmalanmış olmasa idi; öyle bir fena öfke olurdu ki şu yaşamda yaşamaya, ne yer ne gök kalırdı sarsıntıdan. Denizler çağlar, ateşler dağlar; zerreler kaçışır, denkler çarpışır; var dediğin yok, yok dediğin var olurdu da; O da bir an. -

Yavaş Yavaş ve Dahi Yavaş

Yavaş yavaş kaynar su. Yavaş yavaş harlar ateş. Yavaş yavaş uzar yollar. Yavaş yavaş yakınlaşır iki can. Yavaş yavaş doğar bir insan. Yavaş yavaş doğar gün. Yavaş yavaş batar güneş. Yavaş yavaş ilerler her şey tepeden. Yavaş yavaş açar çiçek. Yavaş yavaş toplar kendini bir kadın. Yavaş yavaş anlaşılır mesele. Yavaş yavaş soyulur kabuk. Yavaş yavaş vuku bulur. Yavaş yavaş kavuşulur. Yavaş yavaş doyulur. Yavaş yavaş dolar su. Yavaş yavaş olunur suçlu. Yavaş yavaş anlar insanoğlu. Yavaş yavaş olur insanoğlundan insan. Yavaş yavaş demlenir çay. Yavaş yavaş dökülür fincana. Yavaş yavaş yürünür yol. Yavaş yavaş ölür insan. -Su Ateş
  Arapça   kml  kökünden gelen  mukammal  مكمّل   "kemale erdirilmiş olan, eksiksiz" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük  Arapça   kamala  كمل   "bütünleşti, olgunlaştı, erdi" fiilinin tefˁîl vezni (II) mefˁuludur.